Yavuz Ağıralioğlu: Devlet kurumları aşındırılıyor
Anahtar Parti Lideri Yavuz Ağıralioğlu, “PKK bir cinayet şebekesidir. PKK’yı kürde değdirmek ne demek? PKK’nın 41 yıldır mücadele ettiği halde başaramadığını, bir yanlış müzakere metodolojisiyle onlara verdik. Bizimkilerin müzakere zafiyeti PKK’ya propaganda için imkân verdi. Bir devlet, kendi mücadelesine ancak bu kadar kötülük edebilirdi. Çocuklarınızın katiliyle görüşüp, hak vermek ne demektir? Bu muhataplığın millet sinesinde çok büyük rahatsızlığa sebep olduğunu biliyorum” dedi. Ağıralioğlu, Türkiye’nin en büyük beka sorununun uyuşturucu ve bahis olduğuna da dikkat çekerek, “KCK, 9 milyon evladımızı madde bağımlılığının pençesine aldı. Herkesin evladı bu bataklıkta yitip gidiyor. Evlatlarımızı silahla değil, uyuşturucu ile vuruyorlar” ifadesini kullandı.
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, Sözcü TV canlı yayınında Serap Belovacıklı’nın sunduğu Haber Saati Programına konuk oldu. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ağıralioğlu, konuşmasında özetle şunları söyledi:
“Bu süreçle ilgili, niçin başladı, hangi tehlikeyi savuşturmak için başladı, niçin daha önce değil de şimdi başladı? Terörsüz Türkiye’ye sanki Türkiye’de itiraz edecek bir insan gibi konuşmalarından illallah ettim. Bu memlekette evladı ister asker olsun, olmasın, Terörsüz Türkiye istiyor musunuz sorusuna, istemiyorum diyen bir tek insan çıkmaz. Evlatlarını teröre kurban vermiş analar babalar dahil. Biz, merhametli bir milletiz. Bizim evlatlarımız öldü, sizin evlatlarınız ölmesin diyecek kadar asil bir milletiz. Analarımız, kendi evlatlarının tabutlarına sarılıp, dağlarda çocuklarını öldürenlere seslenecek kadar asil bir milletiz biz.
99 DA GELMEYEN VAKİT, ŞİMDİ NİYE GELDİ?
Bölücülüğün, Ortadoğu hesaplarının içerisinde bize yaşattığı acılar mevcuttur. Kimlik talepleri, dil talepleri, Lozan’ı tanımama hevesleri… Bunlarla ilgili hiçbir şeyi müzakere etme şeyine düşmeyelim. Hükümetin siyasi sicili… Aldatılma, yanılma konusunda sicili bizi bu konuda kaygılandırıyor. Devletin, milletin yarınları adına endişeliyim. Sayın Devlet Bahçeli ‘vakti gelmiştir’ diyor. Bu vaktini getiren şey nedir? 99 da, 2007 de, 2013 de gelmeyen vakit niçin şimdi gelmiştir?
SINIR ÖTESİ OPERASYONLARLA İLGİLİ ENDİŞELERİM VAR!
Elinde 5 bin tır silah olduğu söylenen, ABD’nin bizim hukukumuzu çiğneyerek onlara verdiği silahlarla güçlenen, İsrail’in güvenlik programına eklenen şimdi de kendilerine devlet vaadiyle cüretlenen bir süreç içinde bizi PKK ile kamuoyunda ‘barış sağlanıyor, terörsüz Türkiye’ gibi herkesin yanında durabileceği bir hedefle, Ortadoğu da elimiz kolumuz bağlanıyor diye endişe ediyorum. PKK uluslararası terör listesindedir. Dolayısıyla bizim sınır ötesi takip hakkımız vardır. PKK, terör listesinden lağvedilince çıkacağı için, PYD’de terör listesinde olmadığı için sınır ötesi operasyonlarımızla ilgili endişelerim var. PKK elinde bırakacak silahı kalmamış bir örgütken PKK sanki toplumsal barışın sağlayıcısı gibi niçin ödüllendirdiklerini merak ediyorum.
Bu süreçte devletin kurumlarının aşındırıldığını düşünüyorum.
2013 DE ÇOK KIZIYORDU…
Devlet Bey 2013 de çok kızıyordu. Şimdi de, ‘vakti gelmiştir’ diye bir şeyler hatırlatıyor. Bu memlekette terörün sebebi, bizim daha önce tarifinde zorlandığımız bir kimliğin de zorlandık da o yüzden mi terör olmuştu? Siz, bu terörsüz Türkiye sağlanacak duygusunu ne zamandan beri taşıyorsunuz?
HERKES DÖKÜLSÜN, SÜREÇ ŞEFFAFLAŞSIN
Ali cenaplık var DEM’in kurmaylarında. Türkiye’nin başkentiyle, diliyle bir problemleri yokmuş. Lütfettiler. Biz anlaşmayla devlet kurmadık. Anlaşma ile devlet kuranlar paylaşarak yok oluyorlar. Biz, devletlerimizi irademizle kurduk. Şimdi memlekette bir lakırdı dönüyor. Kimliğimizi konuşuyoruz. Anayasa’yı konuşuyoruz, Lozan’ı konuşuyoruz. Bu mevzuda gevşeklik kaldıracak durumda değilim. Herkesin her konuştuğuna bizde cevap verir gibi yangını harlıyormuşuz gibi, bunların da dengiymişiz gibi konuşmaya gerek yok. Herkes dökülsün, süreç şeffaflaşsın. Süreçle ilgili meclisin muhataplığını kıymetli bulalım ama onunla yetinmeyelim.
BU MÜCADELEDE EVLAT VERMİŞ İNSANLARA BİR ŞEY SORMUYOR
Türkiye de toplumsal beraberliğimizin alacağı en ağır yara, yapanın yanına kar kalıyor. Devlet için mücadele edenler mahsur kalıyor. Devlet için kan dökenler yolda bırakılıyor, itilip kakılıyor. Devlet, 40 yıldır bu mücadelede evlat vermiş insanlara bir şey sormuyor ama evlatlarımızın katiline soruyor. Biz, biraz yara aldık. Süreci organize ederken devletimizi korumalıyız.
GÖRÜYOR MUSUNUZ SİYASET NERELERE SAVRULUYOR?
Görülüyor ki, bu süreçte DEM, aktör haline getiriliyor. Önce Kandil’in temsilcisidir diye hakaret edilen DEM, meclisin temsilcisi olarak İmralı’ya gönderiliyor. Görüyor musunuz siyaset nerelere savruluyor? Geçen seçimde ‘bunlar Kandil’in postacısıdır’ diye konuşanlar şimdi toplansınlar, kongrelerden karar alsınlar diye müjdeler veriyorlar. Siz, iyi bir şey yapmaya niyetlenince bu memlekette bedel ödeyen herkes niçin rencide oluyor? Siz, aynı anda iki şeyi yapamıyor musunuz? Hem terörsüz Türkiye’yi sağlayıp hem valilerinizi koruyamıyor musunuz?
BİZ NEDEN HER MESELEYİ SİZİN İSTEDİĞİNİZ ZAMAN KONUŞUYORUZ?
Sayın cumhurbaşkanı ‘benim seçilmekle alakalı bir derdim yok ama sizin bir anayasaya ihtiyacınız olduğunu düşünüyorum’ diyor. Bizim bir anayasaya ihtiyacımız olduğunu niçin 2025 de düşünüyorsunuz? 23 yıllık iktidarınızda çok ciddi meşrutiyetiniz olduğu zamanlar vardı. Bunları neden sizin ihtiyaç duyacağınız zamana kadar konuşturmuyorsunuz da biz neden her meseleyi sizin istediğiniz zaman konuşuyoruz? Biz, meselelerimizi uzun zamandır doğru konuşamıyoruz.
DEVLET, KENDİ MÜCADELESİNE ANCAK BU KADAR KÖTÜLÜK EDEBİLİRDİ
PKK bir cinayet şebekesidir. PKK’yı kürde değdirmek ne demek? PKK’nın 41 yıldır mücadele ettiği halde başaramadığını, bir yanlış müzakere metodolojisiyle onlara verdik. Bizimkilerin müzakere zafiyeti PKK’ya propaganda için imkân verdi. Bir devlet, kendi mücadelesine ancak bu kadar kötülük edebilirdi. Çocuklarınızın katiliyle görüşüp, hak vermek ne demektir? Bu muhataplığın millet sinesinde çok büyük rahatsızlığa sebep olduğunu biliyorum. Devlet Bey’in komisyon teklifi güzeldir. Ama komisyon teklifine ilaveten, ne karar alırlarsa alsınlar bu kararı millete götürmeleri lazımdır.
KCK, 9 MİLYON EVLADIMIZI MADDE BAĞIMLILIĞININ PENÇESİNE ALDI
PKK elindeki silahlarla 41 yıldır 40 bin insanımızı öldürdü. KCK, 9 milyon evladımızı madde bağımlılığının pençesine aldı. Sadece kullanıcı yapmadı bunları aynı zamanda satıcı da yaptı. Cumhurbaşkanı bu ara beka sorunundan bahsediyor. Evlenme cüzdanı verdiği çocuklara ‘3 çocuk yapın’ diyor. 9 milyon madde bağımlısı evladınız varsa evlenme cüzdanı veremeyeceğiniz 9 milyon genciniz var demektir. Bunlar aile kuramazlar. Herkesin evladı bu bataklıkta yitip gidiyor. Evlatlarımızı silahla değil, uyuşturucu ile vuruyorlar.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.