Kalabalık koğuşta kalan mahkuma tazminat

AYM’den Mahkum Haklarıyla İlgili Emsal Niteliğinde Karar: Kalabalık koğuşta kalana tazminat.

Anayasa Mahkemesi (AYM), ceza infaz kurumlarında yaşanan kalabalık koğuş koşulları, yetersiz sağlık hizmetleri ve hijyen sorunlarıyla ilgili bireysel başvuruya ilişkin kritik bir karar verdi. AYM’nin verdiği bu karar, kötü muamele yasağı ve etkili başvuru hakkının ihlaline dair önemli bir değerlendirme içeriyor.

İşte gelen son dakika açıklaması:

Başvurunun Konusu: Kalabalık Koğuş ve Yetersiz Şartlar

Başvuru sahibi, Silivri 2 No.lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda yaşadığı sıkıntıları gerekçe göstererek bireysel başvuruda bulundu. Başvuruda, şu şikâyetler dile getirildi:

Koğuşların aşırı kalabalık olması: 21 kişi kapasiteli koğuşta 48 kişinin kaldığı belirtildi.
Hijyen ve altyapı sorunları: Yetersiz banyo ve tuvalet imkânları, sıcak su eksikliği ve hijyen koşullarının kötü olması.
Sağlık hizmetlerine erişim zorluğu: Doktor, psikolog ve diş hekimi gibi personel sayısının yetersizliği.
Sosyal ve kültürel hakların kısıtlanması: Ziyaret, havalandırma, boş vakit değerlendirme ve diğer sosyal hakların kullanılamaması.

İnfaz Hâkimliği Başvurusu Reddedildi

Başvurucu, bu sorunların giderilmesi talebiyle 8 Ekim 2018 tarihinde İnfaz Hâkimliğine başvurdu. Ancak başvuru, incelenmeden reddedildi. Bunun üzerine, kötü muamele yasağına ve etkili başvuru hakkına dayanarak AYM’ye bireysel başvuru yapıldı.

AYM’nin Değerlendirmesi ve Kararı

AYM, yapılan bireysel başvuruya ilişkin şu tespitlerde bulundu:

Kötü muamele yasağının ihlali: Kalabalık koğuş ve yetersiz yaşam koşulları, insan onuruna uygun olmayan bir ortam oluşturuyor.
Etkili başvuru hakkının ihlali: Başvurunun infaz hâkimliğince incelenmeden reddedilmesi, bireylerin hukuki koruma arayışını engelliyor.

Bu bağlamda, AYM, kötü muamele yasağı ve etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine karar verdi.

Mahpus Haklarının Güvence Altına Alınması Gerekiyor

AYM’nin bu kararı, ceza infaz kurumlarındaki kalabalık ve yetersiz şartların düzeltilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Cezaevlerindeki koşulların, Anayasa ve uluslararası standartlara uygun hâle getirilmesi çağrısında bulunan karar, mahpus haklarının korunmasına yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Sonuç: İnsan Onuruna Uygun Şartlar Şart!

Bu karar, ceza infaz kurumlarında yaşanan hak ihlalleri konusunda emsal niteliği taşıyor. Cezaevlerinde yaşam şartlarının iyileştirilmesi ve mahpus haklarının korunması, hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak öne çıkıyor.