Yüksek faiz ortamı şirketleri iflasa götürüyor.
2023 öncesi yüksek faiz yerine düşük faiz ortamı tercih edilince enflasyon kaçınılmaz oldu. Gelin rakamlara birlikte bakalım. 2021 yılı başında enflasyon yüzde 14.97 seviyesindeydi. Yıl içinde 1-2 puan yavaş yavaş artan enflasyon, 2021 Aralık ayında yüzde 21.31 oldu.
2022 yılı Ocak ayında aniden fırlayan enflasyon yüzde 36'ya çıkarken 2022 rekorların yılı oldu ve 2022 yıl Ekim ayında enflasyon yüzde 85.51 ile rekor kırdı. Daha sonra düşüşe geçen enflasyon seçim öncesi yüzde 40'lara kadar geldi ve Haziran 2023'te yüzde 38.21 oldu. Bundan sonra da soluksuz bir yükseliş gördük.
2024 Mayıs ayında yüzde 75.45 ile yılın en yüksek enflasyonu gelirken düşüş nihayet başlamıştı. Son açıklanan enflasyon yüzde 37.86.
2021 yılı Aralık ayında yüzde 36'dan bu yana yüksek olan enflasyon, 3 yıl öncesine ancak dönebildi.
Faizler de düşürülmeye başlanmıştı ki İBB operasyonu, ardından döviz kurundaki yükseliş, dövize müdahale ve yeniden faiz artırım süreci devreye girdi. Piyasa yine kilitlendi. Faiz indirimleri ile birlikte kredi faizlerinin ucuzlamasını bekleyen yatırımcılar, üretim yapmayı beklerken yine yüksek faizler bunu engelledi.
Gelen son verilere göre 2025'in Ocak Nisan döneminde konkordato talepleri, 2024 ile kıyaslanamayacak şekilde arttı. İflas başvurusu yapan şirket sayısı 2024'ün tamamında 1723 iken bu sene daha 4. ayda 782 oldu.
Yüksek faiz ortamında bankalar art arda kar açıklarken şirketler zarar açıklıyor. Borsada da durum aynı şekilde.
AK PARTİ BİLE AÇIKLADI: BU ORTAMDA PARA FAİZE GİDER YATIRIMA DEĞİL
AK Partili Zeybekçi geçen gün yaptığı açıklamada bu denli yüksek faiz ortamında paranın yatırıma değil faize gideceğini söyledi.